Tez Düzeltme İçin Verilen Sürelerin Azami Süre Hesabında Değerlendirmeye Alınmama Gerektiği Hk
Uyuşmazlık konusu olayda kadrosu davacının azami öğrenim süresi dolduğundan bahisle ilişiğinin kesilmesi işleminin; hukuka aykırı olduğu, azami süresi dolmadan tez savunmasına girdiği, savunma aşamasında jürinin tezin bazı bölümlerinde değişiklik yapılmasının daha yararlı olacağı düşüncesiyle eksiklikleri tamamlaması için oy birliği ile düzeltme kararı verdiği, mevzuat gereği en geç altı ay içinde gerekli düzeltmeleri yaparak tezini aynı jüri önünde yeniden savunacağının açık olduğu, tez savunması için verilen altı aylık tez düzeltme süresinin dikkate alınmadığı, tez savunma tarihinin belirlenmesi gibi doktora süreçleri tek başına tasarruf edebileceği bir husus olmadığından sorumluluğun kendisine yüklenmesinin hukuk mantığı ile bağdaşmadığı ileri sürülerek iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlgilinin “azami süre içinde çalışmalarını tamamlama” kriterine aykırılıktan ötürü ilişiğinin kesilebilmesi için, mevzuatın aradığı azami sürenin hesaplanmasında “tezin hazırlanması ve tez savunmasından önce teslim edilmesinin” çalışmanın tamamlanması olarak dikkate alınması gerekmekte olup; tersi bir durumun, ilgilinin elinde olmayan nedenlerden ötürü, mesela idarenin iç işleyişi ( savunma tarihinin azami süreden sonraya verilmesi ) veya mevzuat uyarınca ilgililere tanınan tez düzeltme süresi gibi nedenlerden ötürü azami sürenin aşılması anlamına geleceğinden, bu durumun külfetinin ilgiliye yükletilmesinin hukuka ve hakkaniyete uygun olmayacağı açıktır.
Kaldı ki; benzer bir konuda Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının kararı, azami süre hesaplamasında “tezin hazırlanması ve savunma için teslim edilmesi” tarihinin esas alınması gerektiği, tez düzeltme için verilen sürelerin azami süre hesabında değerlendirmeye alınmaması gerektiği yönündedir.
Davacının tezini azami süre olan 10/11/2023 tarihinden önceki bir tarih olan 09/11/2023 tarihinde teslim ettiği, tez jürisi tarafından kendisine oybirliği ile düzeltme süresi verildiği ve doktora tezinin 03/05/2024 tarihinde kabul edildiği görülmüş olup; davacının azami süre içerisinde çalışmasını tamamlamış olduğunun kabulü ile, doktora eğitimini azami sürede bitirdiği açık olduğundan, davacının doktora eğitimini azami sürede tamamlamadığından bahisle üniversite ile ilişiğinin kesilmesine yönelik tesis edilen dava konusu işlemin iptali ile yoksun kalınan özlük ve parasal hakların hak ediş tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerekmektedir.
İlgilinin “azami süre içinde çalışmalarını tamamlama” kriterine aykırılıktan ötürü ilişiğinin kesilebilmesi için, mevzuatın aradığı azami sürenin hesaplanmasında “tezin hazırlanması ve tez savunmasından önce teslim edilmesinin” çalışmanın tamamlanması olarak dikkate alınması gerekmekte olup; tersi bir durumun, ilgilinin elinde olmayan nedenlerden ötürü, mesela idarenin iç işleyişi ( savunma tarihinin azami süreden sonraya verilmesi ) veya mevzuat uyarınca ilgililere tanınan tez düzeltme süresi gibi nedenlerden ötürü azami sürenin aşılması anlamına geleceğinden, bu durumun külfetinin ilgiliye yükletilmesinin hukuka ve hakkaniyete uygun olmayacağı açıktır.
Kaldı ki; benzer bir konuda Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının kararı, azami süre hesaplamasında “tezin hazırlanması ve savunma için teslim edilmesi” tarihinin esas alınması gerektiği, tez düzeltme için verilen sürelerin azami süre hesabında değerlendirmeye alınmaması gerektiği yönündedir.
Davacının tezini azami süre olan 10/11/2023 tarihinden önceki bir tarih olan 09/11/2023 tarihinde teslim ettiği, tez jürisi tarafından kendisine oybirliği ile düzeltme süresi verildiği ve doktora tezinin 03/05/2024 tarihinde kabul edildiği görülmüş olup; davacının azami süre içerisinde çalışmasını tamamlamış olduğunun kabulü ile, doktora eğitimini azami sürede bitirdiği açık olduğundan, davacının doktora eğitimini azami sürede tamamlamadığından bahisle üniversite ile ilişiğinin kesilmesine yönelik tesis edilen dava konusu işlemin iptali ile yoksun kalınan özlük ve parasal hakların hak ediş tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerekmektedir.